11 Ağustos 2020
Yüz kremi çok önemlidir. Çünkü gerek kişiliğimizi temsil açısından gerekse de dış etkilere en açık bölgemiz olduğundan, yüzümüzün önemi yadsınamaz. Gelişen teknoloji, yoğunlaşan pazarlama gayretleri, özellikle kadınları mutlaka nemlendirici yüz kremi kullanmalarına teşvik etmektedir. Bu hem doğru hem de yanlıştır. Hemen daha baştan ifade etmemiz gerekir ki, yüzü yağlı bir insanın nemlendirici kullanması asla doğru değildir, yanlıştır. Çünkü yağ da bir tür nemlendiricidir, zaten yağlı olan ve nemli olan bir cilde ilaveten nemlendirici sürmek, komedon denilen hafif akneye (sivilce) benzeyen yağ kütlelerinin oluşmasına neden olur. Yağlı bir cilt gül suyu ile temizlenmeli yeterli olmadığı durumlarda ise sarkosin içeren bir yüz temizleme köpüğü ile günde 2-3 kez temizlenmelidir. Bu suretle yüzdeki gereksiz yağlar hafifçe alınacak ve cilt mat bir görüntüye kavuşacaktır.
Ama doğuştan kuru ya da dış etkilerle (sıcak, soğuk, lazer, epilasyon, güneş vb. gibi) nedenlerle kurumuş ciltlere mutlaka nemlendirici yüz kremi ya da losyonu kullanılmalıdır. Ancak bu noktada da çok önemli bir soru ortaya çıkmaktadır. Bir nemlendirici krem alırken içeriğinde neler olmasına dikkat etmeliyiz?
Eğer bir deride seramid’ler doğuştan az ise, kuru derili olarak dünyaya gelinir. Yok öyle değil de, dış etkiler veya hastalıklarla (sıcak, soğuk, güneş, lazer, epilasyon, deterjan, şeker hastalığı (diyabet) vb.ları gibi) deri kurur ise, hasarlı deriye mutlaka glikosil seramidler içeren nemlendiriciler krem ya da losyon olarak sürülerek, hasarlı deri yeniden onarılır ve yapılandırılır. Bu nedenle kuru/kurumuş cilde uygun bir nemlendiricinin içeriğinde mutlaka glikosil seramidlerin bulunması hususu, bilimsel bir gerçektir. Bu maddeyi içeren bir ürün kaliteli bir yüz kremi olarak en etkin olanıdır.
olarak 4 e ayrılırlar.
Derinin hiçbir sorunu olmasa bile, var olan dengesini korumak ve dış etkilerin neden olacağı hasarları önlemek için, Glikosil Seramidler içeren nemlendiriciler ve yüz kremi kullanılmalıdır.